7 Şubat 2013 Perşembe

Saatleri Ayarlama Enstitüsü- Ahmet Hamdi Tanpınar




Bu kitabı okumaya hakkındaki yazıları okuduktan sonra karar verdim. Şöyle diyebilirim ki ilk baskısı 1968 yılında yapılmış olan bu kitabın dili başlarda ağır geliyor ve eski Türkçe kullanımı fazla olduğu için sıkıyor. Ama kitabın diline biraz alıştıktan ve karakterler yerli yerine oturmaya başladığında kitap hiç bitmesin istiyorsunuz.  Kitabın ana karakteri, Hayri İrdal’in sefaletten zenginliğe, anti sosyal kişilikten bir anda popülerliğe geçişi ve bütün bunların kendi iradesi dışında oluşumunu tebessüm ederek okudum.  Ayrıca bürokrasinin nasıl işlediği ve insanların para ve statü için nasıl ikiyüzlü davrandıkları konusunda da çok ironik tespitler var. Kitapta altını çizebileceğiniz o kadar çok cümle var ki bir kaçını sizinle paylaşmak isterim.
Altını çizdiklerim;

"Hürriyet aşkı, bir nevi snobizmden başka bir şey değildir. Hakikatten muhtaç olsaydık, hakikatten sevseydik, o sık sık gelişlerinden birinde adamakıllı yakalar, bir daha gözümüzün önünden dizimizin dibinden ayırmazdık." S-2

" Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır… Bu da gösterir ki, zaman ve mekan insanla mevcuttur." S-33

"Kitaplara bakarsanız, kendilerini dinlerseniz, insanoğlunun esas vasfı akıldır. Onun sayesinde diğer hayvanlardan ayrılır." S-84

"Kordonsuz saat, yularsız hayvan, nikâhsız kadın gibidir. Saatini seven evvela bir kordonla kendisine bağlar." S-197

"Sabır insanoğlunun tek kalesidir." S-212

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder