23 Mayıs 2013 Perşembe

Berlinli Apartmanı - Yaprak Öz


Yitik Ülke Yayınları’nın bana gönderdiği ikinci kitaptı bu roman. Gerçeği söylemek gerekirse arka kapağını okuduğumda biraz korktum, çünkü bu tip romanlar okuyan birisi olduğum pek söylenemez J beni bu türle tanıştırdıkları için Sn. Kadir Aydemir ve Yitik Ülke Yayınları’na teşekkür ediyorum.
Cinayet kitapları çevirmenliği yapan Oya’nın abisinin kendisine yeni bir ev almasıyla başlıyor roman. Oya bu evi çok seviyor ve zamanla apartmanında yaşayan diğer insanlarla samimi olmaya başlıyor. İşte asıl hikâye de o zaman başlıyor. Oya’nın en yakın arkadaşı olan Elif’in sevgilisinin öldürülmesiyle başlayan korkutucu olaylar diğer komşu Ahsen Hanım’ın ortadan yok olmasıyla Oya’nın daha çok ilgisini çekmeye başlıyor ve araştırmalarına birisi onu korkutarak engel olmaya çalışıyor. Okurken kendimi o kadar kaptırmışım ki, çalan telefonla yerimden sıçradığım zamanlar oldu.
Romanda bir polisiye/ korku filminde olabilecek unsurlar vardı. Kediler, bebekler, ters yazılmış cin sureleri gibi insanı derinden sarsabilecek ayrıntılar mevcuttu ve inanılmaz akıcı bir romandı. Hem korktum hem de elimden bırakamadım. Ben böyle tarzlara çok alışkın olmadığım halde bu kadar keyifle okuduysam, bu türleri seven kitapseverlerin bayılacağını düşünüyorum.
Kitapta altı çizilecek beylik cümleler yoktu, sade bir dille yazılmıştı. En sevdiğim karakter de Kiki’ydi zannediyorum..
Arka Kapaktan;
Acaba Berlinli Apartmanı sanıldığı kadar huzurlu, sakinleri ise göründüğü kadar masum değil midir? Korkusunu yenip şüphelerine mantıklı bir açıklama getirme çabasına girişen Oya, bir süre sonra kendisini Türk usulü bir Agatha Christie hikâyesinin içinde bulur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder