28 Mayıs 2013 Salı

Kırmızı Pazartesi - Gabriel Garcia Marquez


Marquez’in en iyi romanım dediği bir eser Kırmızı Pazartesi. Santiago Nasar isimli bir karakterin kasabada yapılan bol şenlikli bir düğünün arkasından başpiskoposun gelmesini beklerken öldürülmesini konu alıyordu. Romanı ilginç kılan ise, kasabada yaşayan herkesin Nasar’ın öldürüleceğini bilmesi ve olayı cinayeti engelleyemedikleri gibi hiç kimsenin kendisini bu konuda uyarmamasını anlatıyordu. Romanda Santiago Nasar’ın gerçekten suçlu olup olmadığı bile net bir şekilde belirtilmemiş sanırım Marquez olaya biraz daha gizem katmıştı.
Roman, tiyatroya Macit Koper tarafından uyarlanmış ve merhum gazeteci Hrant Dink’e ithaf edilmiş.  Okuyucunun yaşadığı hissiyatı vermek için salondaki bütün koltuklara “Santiago Nasar seni öldürecekler” diye not koyularak seyirci oyuna dâhil edilmiştir.
Altını çizdiklerim;
“Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.” S- 101
“Kader görünmemize de engel oluyor.” S- 113
Arka Kapaktan;
Her yazar, yazdığı en son romanın en iyi romanı olduğunu sanır. Benim bu romanım için böyle düşünmemin nedeni, yapmak istediğimi tam olarak gerçekleştirebilmiş olmamdır. Romanlar, yazılırken yazarlarının elinden kaçıp kurtulmak isterler. Romanın kişileri, kendi özyaşamlarına dönerler, en sonunda da canlarının istediğini yaparlar. Ben hiçbir romanımda bu romanımdaki kadar ipleri elimde tutamadım. Belki bunu konu ve hacim nedeniyle başarmışımdır. Konusu çok sert olan ve hemen hemen polisiye bir roman gibi işlenen bir roman bu. Üstelik oldukça da kısa. Sonuçtan hoşnutum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder