Çocukluğumda okuduğum bu romanı yıllar sonra bir de şimdiki
yaşımda, büyüklerin gözü ile okumanın doğru olacağını düşündüm. Sadece 5
yaşında olan Zeze’nin fakirlik dolayısı ile kendisine yarattığı hayal dünyasında
ben de kayboldum diyebilirim. Ailesi ile olan ilişkisi, kendisine kalkan olarak
kullandığı hayal dünyası ve kendisinden çok büyük olan Portuga ile arkadaşlığı
harikaydı. Zeze’nin sevgiye olan muhtaçlığı okurken gözlerimiz doldurdu. Her
şeyi sorgulayan bence üstün zekalı olan bir çocuğun yaşadıkları çok güzel bir
dille yazılmıştı. Bahçesindeki şeker portakalı fidanı onun en iyi
arkadaşlarından bir tanesiydi.
Kitabın sadece çocuklar için olduğunu düşünmüyorum
kesinlikle, her yaşta okunmalı...
Altını çizdiklerim;
“Bilinç büyür, büyür ve başımızla yüreğimizi doldurur.
Gözlerimizde ve yaptığımız her şeyde kendisini gösterir” S- 66
“Büyükler birtakım masallar anlatıyorlar ve çocukların her
anlattıklarına inandıklarını düşünüyorlar.” S-101
“İnsan yüreğinin, bütün sevdiklerini içine alabilmesi için
çok büyük olması gerektiğini bilmelisin” S- 121
Arka Kapaktan;
Çok yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen, dokuz
yaşında yüzme öğrenirken bir gün yüzme şampiyonu olmanın hayalini kuran
Vasconcelos’un çocukluğundan derin izler taşıyan Şeker Portakalı, yaşamın
beklenmedik değişimleri karşısında büyük sasrıntılar yaşayan küçük Zeze’nin
başından geçenleri anlatır.
Çok güzel bir kitaptı, bende kucukken ogretmenimin tavsiyesi ile okumustum. Bu hayatta okumaktan en cok zevk aldigim kitaplardan biri olmustu Şeker Portakalı.
YanıtlaSilBir ara icerisinde argo kelimeler bulundugu icin 100 TEMEL eser den cikarilmisti gerci. Ama bence bu kitabi herkes okumali.